Toprak Çukurova'ya mevsimlik işçi olarak giden bir ailenin ortanca çocuğudur. Sekiz yaşında olmasına rağmen hiç okula gitmemiş ve nüfusu henüz çıkarılmamıştır. Ablası Zehra 15 yaşındadır ve yüklü bir başlık parası karşılığı babası tarafından dedesi yaşında bir adama sözlenmiştir. Toprak'ın küçük kardeşi Zeliha ise geçirdiği çocuk felci sonrası görme yetisini kaybetmiştir. Zeliha dışında herkes ırgatlık yapmakta ve buradan toplanan para yılın geri kalan kısmında geçimlerini sağlamaktadır. Zeliha hastalığından dolayı daha hiç Çukurova'ya gelmemiştir. Ancak bu sene babaannesi vefat etmiş ve aile Zeliha'yı da yanlarına almak zorunda kalmıştır. Toprak Zeliha'ya karşı her zaman koruyucu bir tavır takındığından ve bir nevi babalık rolü üstlendiğinden kardeşinin üzülmesine dayanamamaktadır. Çukurova'da yaşadıkları sefalet ve sıkıntıları anlamaması için gitmeden önce Zeliha'ya bir masal anlatmaya başlar. Toprak Çukurova'daki olumsuzlukları görmeyen kardeşine farklı anlatır. Masalda hasta prensesi kurtarmaya çalışan aile Pamuk kralının ülkesine gitmek ve ona bir pamuk denizi yapmak zorundadır. Böylece kraldan bir dilekte bulunabilecekler ve prenses iyileşecektir. Bu aslında kendi yaşamlarının masalsı ve süslü bir anlatımıdır. Bir süre sonra masal öyle bir hal alır ki Toprak'da bu masala inanmaya başlar.
