Birkaç yıl öncesine kadar bir rock grubunda çalan, besteler yapan ve zamanında parlak bir gelecek vaat eden, 30larının sonlarındaki eski müzisyen Mehmet (Engin Altan Düzyatan), müzikten uzaklaşmış, boşanmış ve kıt kanaat geçinen bir adamdır artık... Geçimini gitar tamir ederek ve birkaç kişiye özel ders vererek sağlayabilmektedir.
Onu hayata bağlayan en önemli şey, haftada bir gün görüşebildiği 9 yaşındaki kızı Ezgidir.
Mehmet boşandıktan sonra başka biriyle evlenen eski eşi Nazlıyla kızı yüzünden hâlâ görüşmektedir. Büyük bir aşkla evlendikleri Nazlıyla (Gaye Gürsel) artık hiç anlaşamıyorlar ve sürekli atışıyorlardır.
Mehmet karısıyla evliyken de sık sık görüştükleri Ayşe (Özgü Namal) ve kocası Orhanla (Polat Bilgin) aynı apartmanda oturuyordur. Ayşe ve Orhanın da evlilikleri son dönemde çatırdamaktadır.
Tartıştıkları bir akşam Orhan evi terk edince Mehmet, Ayşeye destek olur. Hiç kimseye gittiği yeri söylemeden evini terk eden Orhan kayıptır, günler geçtikçe de Ayşenin endişesi ve merakı artar. Mehmet Ayşeye kocasını bulmakta yardım etmeye karar verir. Bu arada çok sevdiği ve ona zamanında çok ağabeylik yapan Nihatı tam da o günlerde kaybetmesinin acısını yaşıyordur. Bu acı haberi ulaştıran eski arkadaşı Altan ona popüler bir pop şarkıcısı olan Elvanın (Atiye) orkestrasında iş bulur... Mehmet kendi karakterine hiç uygun bulmadığı bu işi hiç istemeden, mecburen ve Altanın ısrarı yüzünden kabul eder.
Bütün bu karışık günlerin içinde Mehmet, Ayşeyle kocasını aramak için geçirdiği zaman içinde bu hayatın böyle yalnız daha nereye kadar gideceğini sorgulamaya ve Ayşeden de giderek daha fazla hoşlanmaya, hatta ona şiddetli bir aşk duymaya başlar.